Kent konseyi “göç ve barınma krizi” gündemiyle toplandı
26.01.2023 15:33:00
Alanya Kent Konseyi Yürütme Kurulu Alanya Kent Konseyi
Başkanı Nurhan Özcan başkanlığında toplandı. Toplantıya Alanya Bakkallar Odası
Başkanı Velittin Yenialp, Harita Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Akbaş,
SMMM Odası Başkanı Önder Kıvrak, TÜRSAB 2. Başkanı Kerim Yılmaz, ALKOD Başkanı
Ömer Göker, ALTİD Yönetim Kurulu Üyesi Ali Orkan, Alanya Esnaf Odası
Başkanvekili Ali İhsan Özdemir, ALDOSK
Temsilcisi Kerim Coşkun, Hisariçi Mahalle Muhtarı Mustafa Bayrak,
Gençlik Meclisi Başkanı Mücahit Kaya katıldı.
Alanya Kent Konseyi Yürütme Kurulu toplantıda
özellikle Rusya-Ukrayna savaşından sonra gelen göç ile beraber şehirde yaşanan
sorunları ele aldılar. Kent Konseyi tarafından Alanya’da Göç, Barınma ve Konut
Krizi Raporu hazırlandı. Raporda Alanya’nın geleceği açısından ciddi sorunlar
tespit edildi.
GÖÇ DEMOGRAFİK YAPIYI DEĞİŞTİREBİLİR
Yaşanan göç ile beraber şehirde altyapı, trafik, konut
krizi gibi sorunlar yaşansa da en önemli sorun demografik yapının değişme
tehdididir. Bu sorun şu anda yeterince tartışılmasa da Alanya’nın geleceği
açısından kültürel ve demografik değişim ciddi bir sorun olarak karşımıza
çıkmaktadır.
Ekonomik, toplumsal, kültürel, sosyal dönüşümlerin
yaşanmasında önemli bir role sahip olduğu düşünülen yabancı yerleşik
göçlerinin, Alanya’da yaşayan Türk vatandaşlar ve yabancı yerleşik vatandaşlar
tarafından da ciddi sonuçlar doğurması göz ardı edilemez.
Özellikle Alanya’nın Mahmutlar Mahallesinde ikamet
izni ve vatandaşlık alan yabancıların gözle görülür bir biçimde arttığı satın
aldıkları sitelerde ev sahibi olan yabancıların kira artış ve aidat artış
oranlarında etkili olduğu böylece Türk vatandaşlarının barınma hakkına engel
olunduğu bir gerçektir.
Göçün pek çok bileşeninin olduğu biliniyor. Yerleşik
yabancıların yerel hayata etkileri kapsamında kültürel, sosyal ve çevresel
etkileri, turizm, inşaat, emlak, kamu sektörlerine, doğrudan yabancı
yatırımlara, ticaret, gelir, istihdam ve eğitime etkisi olduğu görülüyor.
Düzenli göçmenler ile düzensiz göçmenler konusunda ayrı ayrı çalışmalar
yapılmalıdır.
Rusya ile Ukrayna arasında geçen yıl Şubat’ta başlayıp
halen süren savaş nedeniyle iki ülkeden Antalya’ya ciddi bir göç yaşanmıştır.
Özellikle Rusya’daki seferberlik ilanı sonrası göçün hızı artmıştır. Rus ve
Ukraynalıların başını çektiği yoğun göç beraberinde birçok sorunu tartışmaya
getirdi.
ALANYA’DA ŞU ANDA YAKLAŞIK 55 BİN YERLEŞİK YABANCI
BULUNMAKTADIR
Alanya uluslararası bir şehir olduğundan dolayı, yaşam
standartlarının çekiciliğiyle beraber özelikle Rus ve Ukraynalıların göç
etmesiyle yerleşik yabancı nüfusunda ciddi bir artış ol muştur. Şu anda
yaklaşık olarak 55 Bin yabancının yaşanıldığı düşünülmektedir.
ALANYA’DA YENİ SATIŞIN ÜÇTE BİRİ YABANCI
Alanya Belediyesi’nin verdiği numarataj verilerine
göre toplam 2020 yılında 9.700 2021 yılında 18.000 2022 yılında ise 28.000
dilekçe ile verildiği belirtilmiştir. Bu verilere dayanarak 2022 yılında
yaklaşık 9.300 yabancının konut edindiği gözlemlenmiştir.
ALANYA’DA 4 MAHALLE YABANCI İKAMETİNE KAPANDI
Fiyat artışlarının engellenmesi için geçen yıl Temmuz
ayında İçişleri Bakanlığı’nca Rus ve Ukrayna vatandaşlarının en çok talep
gösterdiği mahalleler ikamet iznine kapatılmıştır. Bu mahallelerde nüfusa oran %20’yi
geçmiştir. Alanya’da Kargıcak, Mahmutlar, Avsallar, Kestel mahalleleri ikamet
iznine kapatılmıştır.
YABANCILARA SATIŞTA REKOR
Yabancılara yapılan konut satışları 2022 yılında bir
önceki yıla göre yüzde 15,2 artarak 67 bin 490 oldu. 2022 yılında toplam konut
satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 4,5 oldu. 2022
yılında yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı 24 bin 953 konut
satışı ile İstanbul aldı. İstanbul'u sırasıyla 21 bin 860 konut satışı ile
Antalya, 4 bin 316 konut satışı ile Mersin izledi. En çok satış Rusya
vatandaşlarına yapıldı.
2021'de İran ve Irak'ın ardından 3. sırada yer alan
Rusya Federasyonu vatandaşları, 2022'de Türkiye'den en çok konut alan yabancı
millet oldu.
Rusya Federasyonu vatandaşları 2022 yılında
Türkiye'den 16 bin 312 konut satın aldı. Rusya Federasyonu'nu 8 bin 223 konut
ile İran vatandaşları ve 6 bin 241 konut ile Irak vatandaşları izledi.
YEREL HALK KONUT ALAMIYOR
Rusya-Ukrayna savaşı sonrası Antalya'da yabancıya
konut satışı arttı. Yerel halk yerine yabancıya konut satan ve kiralayan ev
sahipleri fiyatları şişirmeye başladı. Bu durumdan rahatsız olan yerli halk
artık konuta erişemez hale gelmiştir.
Yerli halkın kiralık konut bulamaması, konut
satışlarının da yüksek olması nedeniyle devlet memurları Antalya’da görev
yapmak istemiyor. Çok sayıda memurun ise tayinlerini daha küçük ilçelere ya da
başka şehirlere yapılması için girişimlerde bulunuyor.
Antalya genelinde ortalama kiraların 10 bin lirayı
aştığı, Alanya’da ortalama bir dairenin kirasının 13 bin TL’yi bulduğu
belirtilerek, şiddetli şekilde hissedilen kira artışının barınma krizine yol
açtığı ve kentte yaşamanın birçok insan için imkânsız hale gelmiştir.
BARINMA BİR İNSAN HAKKIDIR
Barınma hakkı, 1948 yılında Birleşmiş Milletler İnsan
Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 25. Maddesinde “Herkesin kendisinin ve
ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı
vardır” maddesiyle kabul edilmiştir. Elverişli konut hakkı, onurlu yaşama
hakkının ayrılmaz bir parçasıdır. 1966 yılında Ekonomik, Sosyal ve Kültürel
Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme ile sözleşmeye taraf olan devletlere de
konut hakkı konusunda bir sorumluluk yüklenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti, Anayasasında belirtilmiş olduğu
gibi; “Demokratik, Laik, SOSYAL bir HUKUK DEVLETİ” dir.
Anayasamızda,
“Temel Haklar ve Ödevler” başlığı altında; “Herkes,
sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir” diyor.
Öte yandan, Türkiye Cumhuriyeti DEVLETİ, “İnsan
Hakları Evrensel Bildirgesi” ni onaylamıştır. Bu bildirgenin içeriğinde de
“konut hakkı” temel bir insan hakkı olarak yer alır.
Yaşama hakkıyla doğrudan bağlantılı olan, yaşam
düzeyini etkileyerek yaşama hakkının vazgeçilmezleri arasında sayılan, geçici
süreli de olsa yerleşik olarak yaşanan yeri tanımlayan, yaşama ve emeğe enerji
yükleyen barınma hakkı yükselen fiyatlar, kiralar ve piyasaya bırakılan yurtlar
nedeniyle bir kez daha yaşamı tehdit etmeye başladı. Barınma(ma) üzerinden
tehdit, yaşama hakkıyla birlikte eğitim ve öğretim hakkını, sağlık ve sağlıklı
bir çevrede yaşama hakkını, yerleşme hakkını ve bu hakların etkilediği tüm hak
ve özgürlükleri de tehdit ediyor.